Bahar geldi ve yaza girmeden forma girmek isteyenler için harika bir bahar diyeti ile karşınızdayız. Kışın alınan fazla kilolardan kurtulmak için neler yapmalıyız ? iştahımı nasıl baskılarım ? Tok tutan yiyecekler nelerdir. ? işte bunlar için size tüm besinleri şöyle sıralıyoruz. !

Zayıflamak isteyen kişilerin bazı besinlerin tüketimine öncelik vermesi gerektiğini dile getiren 

Lif oranı yüksek besinler:

Sebze, meyve, tam buğday unundan yapılmış ekmekler, çavdar ekmeği, kepekli ekmek, yulaf kurubaklagiller ve kepekli makarna gibi yiyecekler kan şekerini dengede tutarak kişiyi acıktırmaz.

Yumurta: Örnek protein kaynağı yumurta uzun süre tok hissettiriyor. Kahvaltıda haşlama veya menemen şeklinde pişirilerek yenilmesi uygundur.

Çorba: Günde iki kâse çorba içen kişiler kilo vermede ve kilosunu korumada daha başarılı oluyor. Yemeklere başlarken bir kâse çorba içilmesi önerilir.

Salata: Yemek öncesi salata yiyenler yemeyenlere göre daha az kalori alıyor ve daha az yemek yemiş oluyor. Yemeklerde tüketilmesi gereken çeşittir.

Balık: Omega 3 açısından zengin bir besindir. Buda kilo vermeye yardımcıdır. Haftada iki gün ızgara veya fırında pişirilmiş balık yenilmesi önerilir.

Yağlı Tohumlar : Omega 3 açısından zengin ceviz, badem, fındık tokluk hissi vererek kilo vermeye yardımcıdır. Bu besinlerin kalorisi yüksek olduğundan az miktarda tüketilmesi uygundur.

Tarçın: Bitki çayları, süt ve yoğurt içine katılarak tüketilmesi kan şekerini dengede tutmasını sağlar. Böylece doygunluk hissi sağlar.

Yeşil Çay: Metabolizmayı hızlandırarak zayıflamaya yardımcı olur.

Zencefil: Bağışıklık sistemini güçlendiren ve antioksidan olan besin vücuttaki oksidatif stresi azaltarak kilo vermeye yardımcı olur.

Sarımsak: Yeni yapılan bir araştırmaya göre sarımsağın içinde bulunan allisin adlı maddenin kan şekerini dengelediği, kan lipitlerini düşürdüğü ve kilo alımını durdurduğu saptanmıştır.

Yulaf: İçerdiği yüksek oranda lif sayesinde uzun zaman tokluk hissi veriyor. Yulaf süt veya yoğurtla karıştırılarak yenilebilir.

Peynir, Süt, Yoğurt ve Kefir: Bu besinler kalsiyum içerir. Kalsiyum kilo vermeye yardımcıdır. Bu besinlerden günlük olarak tüketilmesi uygundur.

Biberiye: Metabolizmayı hızlandırarak kilo kontrolü sağlar.

H&M markasını sanıyoruz bilmeyen yoktur. Açılımı Hennes & Mauritz anlamına gelen isveçli moda devidir. H&M 2013 kısa elbise modellerini geçtiğimiz hafta tanıtımını yaptı. Gün çinde giyebileceğiniz modeller, yazlık elbise modelleri ve kısa abiye modelleri bulunuyor.

Aslında önerilere baktığımızda korkulacak cinsten değil diyebiliriz. İş sadece biraz istekli hırslı olmaktan geçiyor. Forma girmek için bu basit ama etkili önerileri sizin için paylaşıyoruz. !

• Porsiyonlarınızı mümkün olduğu kadar küçük tutmaya özen gösterin.
• Yağ oranı düşük, hafif ve lifli gıdalar alın. Az yağlı salata, haşlanmış beyaz et, zeytinyağlılar ve haşlanmış sebze gibi…
• Eğer içeceklere düşkünseniz, gazlı ve şekerli içecekler yerine taze sıkılmış meyve sularını, temelde ise bol su içmeyi tercih edin.
• Eğer tercihiniz alkol ise, votka, rakı gibi yüksek kalorili içecekler yerine kırmızı şarap, beyaz şarap gibi daha az kalorili içecekleri tercih edin.
• Tuzu fazla tüketiyorsanız, evde yaptığınız ya da bir restoranda sipariş ettiğiniz yemeğin tadına bakmadan asla tuzluğa saldırmayın. Tuz gibi, diğer baharatları da azaltmaya özen gösterin. Çünkü baharatların iştah açıcı özelliği vardır. Bunun yanı sıra fazla tuz da selülit oluşumunu hızlandırır.
• Yaza girmeden önce posa tüketimini artırmanızda yarar var. Meyve ve sebzeleri bol tüketmeyi, meyveleri mümkünse kabuklarını soymadan yemeyi tercih edin.
• Eğer “Her şeyden önce kilo vermeliyim” diyorsanız, haftada 5 kilo, iki haftada 10 kilo gibi sonuçları hedefleyen diyetlerden uzak durun. Kilo veremeyenlerin ortak cümlesi, “Ne yapsam olmuyor” klişesidir. Ancak ne olursa olsun, herkes kendi bünyesini, yanlışlarını, eksiklerini bilir.
• Kilolu kişi, ya hiç egzersiz yapmıyordur, ya da yağlı, şekerli besinlere, karbonhidrata, hamur işlerine fazla düşkündür… Yediklerini olması gereken sınırda tutabilen, düzenli olarak egzersiz yapan herkes, azar azar da olsa sağlıklı bir şekilde kilo verecektir. Haftada en fazla 1 ya da 2 kilo gibi… Özellikle yazın su tüketimi çok önemlidir.
• Beslenme uzmanları, özellikle bahar ve yaz aylarında sıvı gıda tüketilmesini önerir. Bunun nedeni ise vücudun, aşırı sıcak ortamlarda terlemeyle su ile birlikte tuz kaybetmesidir. Günde en az 2,5- 3 litre su içmeyi alışkanlık haline getirin. Sabah kalktığınızda iki bardak su ile güne başlayın. Yemeklerden önce su için, böylece erken tokluk hissi duyarsınız. Yaz aylarında artan mineral ihtiyacının karşılanması için tüketilen soda miktarının da kontrollü olması gerekir. Günde 1 bardaktan fazla soda tüketmekten kaçının.
• Kış aylarının sert rüzgarlarının etkisi, saçın nem dengesini bozar ve kurumaya neden olur. Kışın banyo sonrasında saçların saç kurutma makinesiyle kurutulması, yıpranmaya neden olan önemli sebeplerdendir. İşte bu yüzden saçlar en çok yaz mevsimini sever. Çünkü kendi halinde kurumaya bırakılan saçlarda kuruma, yıpranma, kırılma ve yanma riskleri ortadan kalkar.
• Cilt bakımınız da yaz aylarına girerken önemsemeniz gereken bakımlara arasında bulunuyor. Tabii ki cilt bakımı yalnızca makyaj yapanlar için gerekli bir bakım değildir. Makyaj yapılmasa bile her cilt günlük temizliğe ihtiyaç duyar. Çünkü kirlerle tıkanmış yağlı bir cilt akne ve gözeneklere davetiye çıkarır.
• Yaza girerken mutlaka peeling uygulaması yaparak cildinizi ölü hücrelerden arındırmalısınız. Bu, gözeneklerin daha iyi nefes almasını sağlayacak ve cildinizi yenileyecektir.

Tüm kadınların tek dileği yağlarından kurtulmasıdır. Oysa yağlar depolandığı bölgede tahmin ettiğimizden çok daha önemli !

Karnınızda, belinizin yanlarında ya da kalçalarınızda... Hemen hemen tüm kadınların yediği her fazla lokmanın, direkt olarak oraya gittiğini düşündüğü bir bölgesi var. Kadınlar, bu durumun genetik yapıları sonucu geliştiğine inanıyor ve üzerinde fazla düşünmüyorlar.

Oysa endokrinoloji uzmanları, yağların depolandığı bölgenin aslında genel sağlık durumumuz hakkında gizli bilgiler verebileceğini iddia ediyor. Üstelik bu yağların oraya depolanmasına yol açan sebebi öğrenerek onlarla daha kolay savaşmanız da mümkün. 

KALÇALAR VE BACAKLAR
Bu bölgede biriken yağlar öncelikle biraz hareketsiz bir yaşam sürdürdüğünüzü ve masa başı bir iş yaptığınızı anlatıyor. Uzun süre oturan kişilerde lenfatik sistem çok aktif şekilde çalışamıyor ve yağlı toksinleri bölgeden uzaklaştıramıyor.

Ayrıca yapılan araştırmalara göre, psikolojik olarak stres altında olan kadınlar; dengeli beslenseler, hatta egzersiz yapsalar bile, bu bölgelerinin kalınlaşmasına engel olamayabiliyor.

NASIL SAVAŞMALI? : İş yerindeki öğle molasında hemen en yakın kafe ya da restorana koşmak yerine vaktinizin yarısını biraz yürümek için harcamayı deneyin. Bu sayede hem biraz hareket edecek, hem de stresten arınmış olacaksınız.

Uzmanların ikinci önerisi; buradaki kan dolaşımını hızlandırmak için bir şeyler yapmanız. Neler mi? Günde en az bir litre su için, bir vücut fırçası alın ve her akşam duşta problemli bölgeleri yavaş yavaş fırçalayın. Ve biriken toksinleri atmanıza yardımcı olacak lenf drenaj masajı yaptırın.

KARIN BÖLGESİ
Ne yazık ki kadınların en kolay yağ depoladıkları bölgelerin başında karın geliyor. Bunun en önemli sebebiyse elbette östrojen hormonu. Östrojen, yağ depolanmasını kolaylaştıran enzimleri aktive ediyor ve siz egzersiz, diyet yapsanız bile karın bölgenizdeki problemlerden kurtulmak pek de kolay olmuyor.

Yapılan araştırmalara göre, östrojen içeren kombine doğum kontrol hapları da sorunu, baş edilmesi daha zor hale getirebiliyor. Ayrıca sürekli inip çıkan kan şekeri de karında biriken yağların baş sorumluları arasında.

NASIL SAVAŞMALI: Kan şekerinizi dengeleyerek işe başlayabilirsiniz. Bunun için mutlaka güne, tam buğday ekmeği, yumurta, zeytin, peynir ve yeşilliklerden oluşan sağlıklı bir kahvaltıyla başlayın.

Abur cubur tüm yiyecekleri hayatınızdan çıkarın ve bunların yerine ceviz, fındık, incir gibi sağlıklı besinler tüketin. Bunları yapmanıza rağmen karnınız günden güne büyüyorsa, bir kontrolden geçmeniz şart. Çünkü karındaki inatçı yağlar; şeker hastalığı, tansiyon ve kalp sorunlarının erken bir habercisi olabiliyor.

KOLLAR
İşte savaşmanın en zor olduğu bölgelerden biri. Kollardaki yağlanmanın sebebi çoğu zaman genler oluyor ve spor ile diyet pek işe yaramıyor. Ancak sporun işe yaramamasının önemli bir sebebi de, çoğu zaman bu bölgeyi etkileyecek fazla egzersiz yapmamamız.

NASIL SAVAŞMALI: Kötü yani doymuş yağları hayatınızdan çıkararak savaşa başlayabilirsiniz. Bunların yerine zeytinyağı ve fındık yağını tercih edin, bol bol omega 3 içeren balıklardan yiyin. Bu bölgeyi çalıştıran birkaç egzersiz öğrenin ve bunları her gün birer dambıl ya da içine su doldurduğunuz küçük su şişelerini kullanarak aksatmadan yapın.

GÖĞÜSLER
Evet, bazen yağlar göğüslerde de depolanıyor. Çok sık olarak rastlanmasa da yağların göğüslerde birikmesi karaciğerde bir sorun olduğunu ve kişinin çok fazla sigara içip alkol aldığını gösteriyor.

NASIL SAVAŞMALI: Elbette sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıklardan uzak durarak! Unutmayın ki, aşırı alkol bünyenize verdiği birçok zararın yanında metabolizmanızı da yavaşlatır ve kilo almanıza yol açar. Sigaranın zararlarından bahsetmiyoruz bile. 

Evinizin bir duvarını bu tip muhteşem duvar taşlarıyla kaplayabilirsiniz.